
Geçtiğimiz günlerde, birçok Oscar kazanmış ve eleştirmenlerce övgüyle karşılanan The Brutalist filmini eşimle birlikte izlemeye karar verdim. Mutfağa gidip atıştırmalıklar aldım, koltuğuma gömüldüm ve harika bir sanat eserine kendimi kaptırmaya hazırlandım.
Daha 10 dakika geçmeden elim telefona gitti. Ne arayan vardı, ne de mesaj bekliyordum. E-posta ya da bildirim de yoktu. Ama film oynarken, nedeni bende bile belli olmayan bir şekilde, elimdeki o küçük ekrana bakıyordum.
Sürekli telefon kontrol etme alışkanlığı hayatımda sıradan bir hale geldi ve bu durum emekliliğimi zehirliyor. Bu artık bir bağımlılık ve ben bunu yenmeye kararlıyım.
Avukatken Telefonum Sadece Kullanışlı Bir Araçtı
2020 yılında hukuk pratiğinden emekli oldum. Çalıştığım yıllarda ekran sürem oldukça sınırlıydı. Ofise gelen aramaları sekreterler karşılıyordu, e-postalarımı günde sadece iki kez bilgisayardan kontrol ederdim. Cep telefonum genelde cebimde durur, sadece mahkeme günlerinde ofisimle iletişim kurmak veya eşimi aramak için kullanırdım.
Emeklilik planlarım oldukça sıradandı. Müşteri ve mahkeme taleplerinin yerini seyahat, bahçecilik ve güzel kitapları keyifle okumak alacaktı.
Ama beklemediğim şey, o kullanışlı cep bilgisayarımın bana karşı dönmesi ve emeklilikle uzaklaşmayı umduğum stresin kaynağı haline gelmesiydi.
Emekli Olduktan Sonra Telefonumu Çok Sık Kontrol Etmeye Başladım
Akıllı telefonum harika bir cihaz. Aracımı çalıştırıyor. Ev anahtarlarımı, valizimi, hatta eşimi bile onunla bulabiliyorum. Evimin sıcaklığını ayarlayabiliyor, güvenlik kameralarının gördüklerini izleyebiliyorum. Kitap okuyabiliyor, beş dakikalık satranç oynayabiliyor ve gündemi takip edebiliyorum.
Ama gerçekte ne yapıyorum? Gün içinde sebepsizce onlarca kez kontrol ediyorum. Haber akışındaki tıklama tuzaklarına kapılıyorum: “Her tostta olması gereken o malzeme”, “Ölümsüzlük veren beş egzersiz” gibi dikkatimi çekmek için algoritmanın uydurduğu her şey.
Hayatım boyunca alkol, nikotin ve aşırı yeme bağımlılığıyla mücadele ettim. Her birinde, artık o maddeyi iyi hissetmek için değil, yoksunluk belirtilerinden kısa süreli kurtulmak için kullandığımı fark ettiğimde başımın belada olduğunu anladım. Aynı şeyi şu an telefonla yaşıyorum.
Zamanla fark ettim ki, hayal ettiğim o sakin emeklilik, telefonumu kontrol ettiğim anlar arasına sıkışmıştı. Çalışırken zihnim davalarımla meşguldü, rastgele anlarda aklım onlara giderdi. Şimdi ise sosyal medya ve haber akışı çağrısına kayıyor.
Telefonlar modern toplumda vazgeçilemeyecek kadar değerli araçlar. Bu yüzden tamamen bırakmak yerine, ekran süremi kontrol altına almayı öğrenmem gerektiğini anladım.
Bağımlılıktan Kurtulma Yolculuğum Başladı
Emekliliğimi, beni mutlu etmeyen davranışlara tekrar tekrar yönelerek değil, dünyaya katılarak geçirmek istiyorum.
Bu hedefe atılan ilk adım, bağımlılığımı kabul etmek ve telefonu verimli kullanmakla, hayatın her rahatsız anında ona sarılmak arasındaki farkı fark etmeye başlamak oldu.
İki ay önce, 25 yıl önce sigarayı bırakırken uyguladığım bazı kuralları uyarlayarak yeni kurallar koydum. Telefonuma bakma isteği duyduğumda, kendime “10 dakika bekle” diyorum. Genellikle bu süre geçince ya isteği unutuyorum ya da “Bir 10 dakika daha bekleyebilirim” diye düşünüyorum.
Avukatken bu şekilde haber akışına kapılmıyordum, çünkü zamanım yoktu. Şimdi ise, uzun süre kontrol etmediğimde hissettiğim o huzursuzluğu gidermek için bakıyorum.
Hayatım boyunca alkol, nikotin ve aşırı yeme gibi zorluklarla baş ettim. Her defasında, o maddeyi iyi hissetmek için değil, yoksunluk sancısından kurtulmak için kullandığımda tehlikeyi fark ettim. Şimdi telefonla da aynı süreci yaşıyorum.
Sakin emeklilik hayalim, artık telefon kontrol aralıklarına sıkışmasın istiyorum. Çalışırken aklım davalara giderdi, şimdi ise sosyal medyaya.
Telefonu tamamen bırakmak mümkün değil, ama kullanımımı bilinçli hale getirmek mümkün.
Amacım Telefonu Bilinçli Kullanmak — Ve Bu İşe Yarıyor
Artık telefonuma kasıtlı olarak bakmak istiyorum. Ve bu işe yarıyor. O düzensiz, küçük ödüller üzerimdeki etkisini kaybediyor.
Bir sosyal medya gönderime gelen üç beğeni hâlâ ufak bir heyecan yaratıyor ama artık onları görmek için yirmi dakika sonra akışı yenilemiyorum.
Telefonu Ben Kontrol Etmek İstiyorum, Onun Beni Kontrol Etmesini Değil
Telefon kullanımımı sağlıklı hale getirirken, kedi videoları izlemeyi bırakmayacağım ya da çevrim içi satranç oynamayı kesmeyeceğim. Sadece bitirdiğimde kendimi aptal ve üzgün hissettiren bilinçsiz kontrol etme alışkanlığına son vermek istiyorum.
Hukuk bürosunun baskılarından uzaklaştım, bu baskının yerini telefondan gelen baskının almasına izin vermeyeceğim. Hayalimdeki emeklilik; basit işler, sakin günler. Bugünün dünyasında bu hayal belki asla tam anlamıyla gerçekleşmez ama en azından, bu hayalin kendi davranışlarım ve cebimdeki küçük ekran yüzünden yok olmasına izin vermeyeceğim.
Bu yazı, Orrin Onken tarafından İngilizce olarak kaleme alınmış ve Business Insider’da yayımlanmıştır. DigitalTalks ekibi tarafından Türkçeye çevrilmiştir.