Alphabet şirketi Google geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, rakip arama motoru Bing’i geliştirmek için planlarını ortaya koyan Microsoft’a karşı son hamlesinde, arama sonuçlarını üretken yapay zekâ özellikleriyle geliştireceğini söyledi.
Microsoft, yeni özelliklerin Bing platformunu canlandırabileceğini ve Google’ın kazançlı bir reklam işini yönlendiren çevrimiçi arama hakimiyetine meydan okuyacağını düşünüyor.
Google, arama sonuçlarına üretken yapay zekanın eklenmesinin, istemlere metinsel veya görsel yanıtlar oluşturacağını ve böylece kullanıcıların bilgilerle “tamamen yeni yollarla” etkileşime girmesini sağlayacağını söyledi.
Google’ın kıdemli başkan yardımcısı Prabhakar Raghavan Paris’te düzenlenen bir etkinlikte yaptığı açıklamada, “Üretken yapay zeka teknolojilerini ürünlerimize dahil etmeye devam ettikçe, çevrimiçi aramanın tek sınırı sizin hayal gücünüz olacak.” ifadesinde bulundu.
Bu, Google’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı ikinci duyuruydu. Google, chatbot hizmeti Bard’ı tanıttı, ancak Google’ın kendi çevrimiçi reklamının Bard’ın yanlış cevaplar verdiğini göstermesi nedeniyle lansman aksaklıklarla karşılaştı.
Analistler, Google’ın kullanıcılarının rakipleri Bing’e geçmesini engelleyebileceğini umduğunu söyledi.
Microsoft tarafından desteklenen San Francisco merkezli OpenAI, ChatGPT sohbet robotunu Kasım ayında ücretsiz kamu testine açmıştı. Birkaç gün içinde popülerliği artan bu teknolojiyi Microsoft şimdi Bing arama motorunu güçlendirmek için kullanmayı planlıyor.
Google’ın reklam işi Alphabet’in en büyük gelir kaynağı ve şirketin yıllık gelirinin yaklaşık %80’ini oluşturuyor.
Microsoft, elde edeceği her yüzde bir pazar payının arama reklamcılığı gelirine 2 milyar dolar daha kazandırmasını beklediğini söyledi.
Yapay zekâ kullanımı arttıkça, Avrupa Birliği de Yapay Zeka Yasası ile bunu düzenlemeye hazırlanıyor.
Google, aramanın yanı sıra Haritalar, iç mekân görünümleri, görsel arama ve çeviri alanlarında da yapay zekayı etkin bir şekilde kullanan bir dizi iyileştirmeyi sergiledi.
Raghavan, “Yapay zekâ aynı zamanda gerçek dünyayı anlamlandırmayı ve keşfetmeyi çok daha doğal hale getiriyor.” dedi.