Zoom Toplantısında Güvenilirliği Kaybetmenin 9 Yolu

Zoom, resmi olarak en popüler çevrimiçi toplantı platformu ünvanını devraldı. Ancak hangi video konferans yazılımını kullanırsanız kullanın, bugün toplantıların gerçekleştiği en yaygın yer sanal dünya. Ve yeni dağınık iş gücünde Zoom ve rakipleri, başkalarıyla etkileşim kurmak için önemli bir yöntem olmaya devam edecek. Tıpkı gerçek dünyadaki kuzenleri (yüz yüze toplantılar) gibi, çevrimiçi toplantılar da önemli insanlarla kişisel markanızı oluşturmak için etkili araçlar. Ayrıca markanızı lekelemek için de etkili araçlar. Bir amatör gibi görünmekten, toplantıyı ciddiye almıyormuş gibi görünmekten veya orada olmakla ilgilenmiyormuş gibi görünmekten kaçınmak istiyorsanız, bu 9 marka zedeleyiciden uzak durmanız gerekiyor:

1. Acemi gibi görünmek

Amatörlük vakti uzun süre önce bitti. Herkes sizden çevrimiçi toplantılara liderlik etme veya katılma konusunda bir miktar yetenekli olmanızı bekliyor. Tartışmaya kapalı bazı temel hususlar var. Bunların başında: sessizdeyken doğru hareket etmek; etkili bir açıklama yaparken “Randy, sessizdesin” korosunu fark etmeyip aldırmadan dudaklarınızı oynatmaya devam etmeyin. Çevrimiçi toplantı platformlarının temel özelliklerinde uzmanlaşmayı çoktan geride bıraktık.

2. Göze batacak şekilde kendi reklamını yapmak

Özgeçmişinizle ilgili ince bir mesaj vermek istediğinizde, bariz bir şekilde reklam yapmadığınızdan, övünmediğinizden veya etkilemeye çalışmadığınızdan emin olun. Stratejik olarak yerleştirilmiş en son kitabınızın bir örneği (veya kitaplarınızla dolu tüm kitap rafınız), diplomalarınızın kolajı veya gösteriş yapmak için kullandığınız herhangi bir şey, bariz bir övünmenin çevrimiçi toplantıdaki muadilidir. Özgeçmişinizle övünme veya kendini yüceltmek cazibesine karşı kendinizi dizginleyin. Bu doğru mesajı vermez. Özgeçmişinizi markalaştırmak iyi bir fikir, yalnızca samimi olun ve başkalarına odaklanın ki bir narsist gibi görünmeyin.

3. Toplantı odasında olduğunu düşünmek 

Zoom’dayken fiziksel bir toplantı odasında değilsiniz. Çevrimiçi ortamda parlamak istiyorsanız, farklılıkları bilmeniz ve anlamanız gerekiyor. Bu farklılıkların en önemlisi, insanların sizi 13” ekranda veya telefonlarında izliyor olması. Bu, slayt kullanıyorsanız, onları küçük cihaz dostu hale getirmeniz gerektiği anlamına geliyor. Puntoyu büyütün, kelimeleri azaltın ve medya zenginliğini arttırın. 

4. Toplantınıza blender sesini dahil etmek 

Toplantıya yaptığınız katkının müziği yaptığınız bir Frappuccino’nun sesi olmamalı. Hepimiz yeni iş dünyasının; şirketin ofis kulesine, evlere ve üçüncü mekanlara (yerel kafeler gibi) dağılmış insanlardan oluştuğunun farkındayız. Üçüncü mekanlar harikadır fakat bir blender sesi veya arka plandaki konuşmalar toplantıya yaptığınız dahice katkıyı bastırdığında pek de öyle değildir. Basit bir çift kulaklık bu sorunu çözecektir.

5. Yatak odasında, mutfakta ya da banyoda bulunmak  

Zoom’a evinizden katıldığınızda genellikle ortam gürültüsünü kontrol edebilirsiniz, ancak evinizdeki her yer iyi bir ortam oluşturmaz. Toplantılara katılmamanız gereken üç yer var: yatak odanız, mutfağınız ve banyonuz. Hepsi evinizde gerçekten önemli odalar. Bunların en önemli odalar olduğu iddia edilse de çevrimiçi toplantılarınız için uygun odalar değildir. Yine de, CraftJack tarafından yapılan bir anket, katılımcıların %66’sının yataklarından çalıştığını ve %37’sinin eşleriyle aynı odada çalıştığı sonucuna ulaştı. İşlek koridorlar veya yoğun trafikli alanlar da aynı derecede kötüdür. Henüz yapmadıysanız, tüm çevrimiçi toplantılarınız için gidilecek alanınızı oluşturmanın zamanı geldi.

6. Aynı anda birden fazla iş yapmak

Fiziksel bir toplantı odasındayken, sunum yapan kişiye duyduğunuz saygıdan dolayı başka işlerle ilgilenme olasılığınız daha düşüktür. Ayrıca, toplantıdaki insanların ne yaptığınızı görmesinin gerçekten çok kolay olduğunu da kabul edelim. Bununla birlikte, bir video telekonferansındayken, aynı anda birden fazla iş yapmak hoş görülüyor ve hatta bir verimlilik işareti olduğu kabul edilip yapılması bile bekleniyor. Ama yapmayın. Sonuçta, sunum yapan kişi sizi görebilir (“Kameram kapalıysa göremez” diye düşünüyorsanız, bu listedeki bir sonraki öğeye bakın). O e-postayı bir müşteriye Zoom toplantısında olduğunuz sırada yazarken, ilgisiz, dikkati dağılmış ve kaba görünürsünüz. Ayrıca iki işi de çok iyi yapmamış olursunuz. 

7. Kameranızı kapatmak

Görünmezseniz markanızı geliştiremezsiniz. Yeterince açık.

8. Geri plana karışmak

Zoom, Microsoft Teams veya Google Meet’teki seçenekler arasından sanal bir arka plan seçtiğinizde markanız hakkında bir şey söylemiş oluyorsunuz. Devre kartını arka plan yapmak, insanların teknoloji ile ilgili olduğunuzu düşünmesini sağlayabilir veya bir sanat galerisini arka plan olarak seçmek, yaratıcılık tutkunuzu anlatabilir. Ancak bu arka planlardan herhangi birini seçtiğinizde bir yeşil ekranınız yoksa farklı bir mesaj gönderirsiniz ve bu, markanızı olumlu yönde geliştirecek bir mesaj olmaz. Bir yeşil bir ekran olmadan, kafanızın ana hatları arka planınıza karışmaya başlar ve bu garip görünür. Bu özelliği kullanacaksanız, bir yeşil ekran edinin. Yeşil ekranlar ucuz ve taşınabilir özellikteler ve modern işyerinin temel bir unsuru haline geliyorlar.

9. Fazla Paylaşım Yapmak

Ekranınızı paylaşırken, tüm ekranınızı değil, “bir pencereyi paylaş”ı seçin, çünkü yanlışlıkla yeni bir araba satın aldığınızı veya Netflix’te Bridgerton’ın bir bölümünü izlediğinizi gösterebilirsiniz. Zoom’daki arkadaşlarınızın iş gününüzü aslında nasıl geçirdiğinizi sorgulamasına sebep olmayın.

Çevrimiçi toplantılar kalıcı olacak. Zoom’un harika markanızı hızlandıracak jet yakıtı olabilmesi için bu itibar zedeleyici şeylerden kaçının.

Etiketler