
Kimsenin tüketici cihazlarında kullanmadığı pil teknolojisine ve yarım beygir gücünde bir motora sahip olan BlenderCap, son zamanlarda gördüğümüz aşırı mühendislikle tasarlanmış ürünlerden birisi. Ürünün arkasındaki ekiple konuşarak ürüne daha yakından baktık.
Öncelikle neden taşınabilir bir blender’a ihtiyacımız olduğu ile başlayalım.
“Bunu aslında spordan sonra smoothie yapmak için kişisel kullanım amacıyla icat ettik. CrossFit’e gidiyordum ve sonrasında bir protein shake içmek istedim. Kendime bir shake yaptım ve bir ya da iki saat spor salonunda çalıştıktan sonra shake’im eriyip topaklandı.” diyor şirketin kurucu ortağı Dakota Adams. “Sonra bu Hydroflask tarzı şişelere bir blender koyma fikri ortaya çıktı. Matthew [Moore] ve ben arkadaş olduk ve bu teknolojiyi küçük bir kapağa nasıl sığdırabileceğimiz üzerinde çalışmaya başladık.”
İkili o sırada Çin’de Apple için bir pil fabrikası inşa ediyor ve bir yandan da blender üzerinde çalışıyordu. Yaklaşık bir yıl önce ikili BlenderCap’i gerçeğe dönüştürmek için Apple’daki işlerini bıraktı. Bu süreçte tam anlamıyla bir blender canavarı yarattılar.
“Blenderımızla margarita smoothie’leri yapabileceğinizi keşfettik. Testlerde, tek bir şarjla Costco’nun tüm buz torbasını doldurduk. Arka arkaya 10 tane smoothie yapabiliyorsunuz.” diye gülüyor Adams. “Beş galonluk bir Home Depot kovasının tamamını margarita ile doldurduk. Bu da gerçek hayatta her gün şarj etmek yerine haftada bir ya da iki haftada bir şarj etmek anlamına geliyor.”
Batarya teknolojisi şirketin en güçlü yanı ve kurucular yeni nesil elektrikli araçlarda görülmeye başlanan teknolojiye sahip özel bataryalar kullanmaya başladılar.
https://www.youtube.com/watch?v=EYzE-BLpHboBlender kapağı yaklaşık 0.453 kilo (1 pound) ağırlığında ve kullanımı son derece basit: Sadece tek bir düğmesi var. Karıştırmak için basılı tutun veya 25 saniye boyunca karıştırmak için çift tıklayın. USB-C ile şarj oluyor ve şirket Hydroflask’ın kullandığı aynı dişli yapısını kullanmaya karar verdi, bu da birçok insanın zaten sahip olduğu çok sayıda termos benzeri şişeyle uyumlu olduğu anlamına geliyor.
“Bunu bir kit olarak satıyoruz- çift duvarlı paslanmaz çelik ve bulaşık makinesinde yıkanabilen 32 onsluk vakum yalıtımlı bir şişe ile birlikte geliyor. Bir BlenderCap, bir bıçak kapağı ve geniş ağızlı şişeyi bir smoothie ağzına dönüştüren çift bükümlü kapakla birlikte geliyor.” diyor şirketin diğer kurucu ortağı Matthew Moore. “USB-C üzerinden şarj oluyor ve bunu 129 dolara satın alabilirsiniz.”
Blender kapağı tek başına satın almak henüz mümkün değil; şirket bunun nedeninin sattığı ürün sayısını yönetilebilir tutmaya çalışması olduğunu söylüyor.
“Ürünümüzü gelecekte muhtemelen tek başına ya da farklı boyutlarda şişelerle vs. daha çok bir kit metodolojisi kullanarak sunacağız. Şu anda, sadece SKU sayısını sınırlamak ve lansman için basit hale getirmek için sadece bir kit satıyoruz.” diye açıklıyor Moore. “İlk testlerde çoğu insanın istediği şeyin 32 onsluk (0,9 kg) tek bir şişe olduğunu gördük.”
Kit için ön siparişler 4 Ocak’ta açıldı. Şirket, ürünlerinin zaten üretildiğini söylüyor; sadece buraya getirmenin lojistiğini çözmesi gerekiyor.
Kendi Fabrikaları
Belki de alışılmadık bir şekilde, Cruz’un BlenderCap’i inşa eden kendi fabrikası var.
“Şangay’da gerçekten üst düzey bir üreticide fabrika alanı kiralıyoruz ve bunu inşa eden tüm ekipman ve robotlar bize ait. Yani aslında montaj hattımız var- tüm montaj hattını biz tasarladık – ve bunu bir araya getiren insanlardan daha fazla robotumuz var.” diyor Adams. “Bu çılgınca. Tutkal dağıtma robotları, otomatik vida dağıtıcıları var. Bu çok güzel bir şey. Açıkçası bu biraz hayalperest bir yaklaşımdı. Kendi özel fabrika binamıza sahip olduğumuz için gerçekten mutluyuz.”
Şirket ilk parti için 6.000 adet BlenderCaps üretiyor ve sürdürülebilir üretime doğru ilerliyor.
Şirket ilk günden itibaren kârlı olacağını iddia ediyor ve yeni nesil ürünlerin neler olabileceğine bakmaya başladı. Sorduk, ancak şirket sırada ne olduğunu paylaşmaya pek istekli değil.
“Yakında çıkacak gizli bir ürünümüz var.” diye gülüyor Adams. “Açıkçası, bu pil teknolojisi birçok farklı cihaza girebilir ve tüm hatlarıyla bir ürün yol haritamız var ve burada sahip olduklarımızdan oluşturduğumuz ekosistemden ve ardından diğer yeni tüketici ürünlerimiz için heyecan duyuyoruz. Pazarda gözlemlediğimiz şeylerden biri, son 10 yılda tüm bu DTC (Direct-To-Consumer) markalarının temelde ucuz Çin mallarını yeniden markalaştırarak gelmeleri… Bir sürü plastik muhafaza ve sadece ıvır zıvır. Apple’da 10 yıl boyunca ürünlere gerçekten kalbimizi ve ruhumuzu koyarak büyüdüğümüz bu tasarım felsefesine sahibiz. Dolayısıyla aynı felsefe doğrultusunda bir dizi ürünümüz var: minimalist, süper üst düzey malzemeler. Buradan nereye gideceğini göreceğiz.”