Performansı En Yüksek Adayları Diğerlerinden Ayıracak 4 Mülakat Sorusu

Hall of Fame üyesi ünlü basketbolcu Dominique Wilkins bir keresinde, “Sadece takımınız kadar iyisiniz” demişti. Bu söz hem basketbol sahasında hem de saha dışında geçerli. Hızlı büyüyen şirketlerin hızlı büyüyen ekiplere ve kazanmak için mümkün olan en iyi takımlara ihtiyaçları vardır.

Bu ihtiyaç iki kritik soruya yol açar: En iyi yetenekleri nasıl buluruz? Ve en iyi yetenekleri en hızlı şekilde nasıl buluruz? Birçok çalışanın yeni fırsatlar peşinde koşmak için eşi benzeri görülmemiş bir zaman ayırdığını düşünürsek en iyi yeteneğin kesinlikle orada bir yerde olduğunu söyleyebiliriz. Yine de bu insanlar toplantı odanıza alnında “en çok aranan” yazarak gelmiyor. Öyleyse bu kişileri mülakat esnasında nasıl tespit edebiliriz?

Cevap, sorduğunuz soruların yanı sıra aldığınız yanıtlara ilişkin değerlendirmenizde yatmaktadır. İşte sorulması gereken dört mülakat sorusu ve dikkat edilmesi gereken yanıtları:

Sizi üzen ve canınızı sıkan bir geri bildirim aldığınızdaki olayı anlatın

Öncelikle cevabı dinleyin. Adayın paylaşacak böyle bir deneyimi yoksa, muhtemelen iş için yeterince deneyimli değildir.

İkinci olarak dürüst bir farkındalık ve duyguları ifade etme yeteneğinin yanı sıra etkili bir hikaye anlatma yeteneğini de değerlendirin. Aday, hikayeyi merak uyandırıcı bir şekilde mi anlatıyor? Cevap esnasında duygusal iniş çıkışlarını mecazi olarak onunla birlikte hissedebilmelisiniz. 

Üçüncüsü, bir tetikleyiciyi ve bunun sonucunda ortaya çıkan savunmacılık, öfke ve geri çekilmelerini tanımlayarak hikayelerini sonlandıran adaylardan uzak durun. Can acısını geride bırakabilmiş, geribildirimi %100 doğru kabul edebilmiş ve kendini geliştirmek için adım atmış olanlara odaklanın. 

İşinizde zor elde edilmiş bir başarınızı hatırlıyor musunuz?

Yine belirgin bir yanıt almak için dinleyin. Adayın bir başarı hikayesi yoksa bu, iş konusunda isteksiz veya daha temelde hevessiz olduğunun bir göstergesi olabilir. En yetenekliler başarı elde ettiğinde, aleni bir şekilde heyecanlanır. Ve bu his bulaşıcıdır.

Ayrıca başkalarının adının geçip geçmediğine bakın. Kendi dışındaki kişilerin başarıya katkısından bahsetmeyen adaylardan uzak durun. Bu kırmızı bayrak, işbirlikçi değil, rekabetçi bir ruhu ifade eder. En yetenekliler her iki değer arasında bir dengeye sahiptir ve bunu daha kariyerlerinin en başında kurarlar. 

Neden özellikle bu işe başvurdunuz?

En iyi adaylar özgeçmişlerini sağa sola dağıtmaz. Başvurmadan önce dikkatlice nişan alırlar. Yani burada, kurumunuz ve mülakat yapılan pozisyon hakkında fazlaca bilgi sahibi olup olmadıklarına dair kanıt aramalısınız. 

Ayrıca, adayın başvurduğu işi, yaşam ve kariyer hedeflerine nasıl bağladığını dinleyin. En yetenekliler hedeflerini birbirlerine entegre ederek optimize etmeyi bilir. Size önümüzdeki 5 yıl içerisinde nerede olmak istediklerini ve tam olarak bu işin onları ideal başarıya nasıl ulaştıracağını ifade edebilmeliler.

İşinizde demoralize olduğunuz bir zamanı anlatabilir misiniz? Nasıl hissetmiştiniz?

Dayanıklılık arayın. Neden mi? Çünkü morali bozuk insanların pes etmesi olağandır. Bunu yaptığını kabul eden kişileri işe almaktan kaçının. Her 10 kişiden 10’u da bir sonraki işine mağdur psikolojisini de beraberinde getirecektir.

Ayrıca, zeki sosyal beceriler arayın. En yetenekliler bu soruyu, ilk ajitasyon kaynağını net bir şekilde belirlemek için duygusal zekalarını nasıl kullandıklarını, başarıyla üstesinden gelmek için iletişim, problem çözme ve liderlik becerilerinden nasıl yararlandıklarını açıklayarak yanıtlayacaktır. 

Ek olarak, en yeteneklileri keşfinizde bahsetmeye değer birkaç uyarımız var:

Öncelikle toksik insanlar genellikle yüksek performanslı gibi görünür; ancak onları ofisinize kadar takip edecek narsisizm ve manipülasyonu en aza indirmeyi de bilirler. Fast Company’ye katkıda bulunan Aytekin Tank, bir video röportaj üzerinden potansiyel olarak toksik bir işe alımın nasıl tespit edileceği konusunda harika tavsiyeler veriyor. Mülakatta birden fazla ekip üyesine yer vererek geçmiş meslektaşlarınızla uzun uzun konuşmak ve geçmişte hangi harika şeylerin nasıl başarıldığına dair soruları vurgulamak, yanlış bir karardan kaçınmak için satır aralarını okumanıza yardımcı olacaktır. 

İkincisi ilk arayışta bulabilseniz bile en yeteneklileri kazanmak ve elde tutmak oldukça zordur. Bu nedenle, hızlı büyüyen şirketinizin hızlı büyüyen öğrenciler için hazır olduğundan emin olmanız önemlidir. Hbr.org’da yayınlanan bir makalede Margaret Rogers, bu tür ekip arkadaşları için çeşitli öğrenme deneyimleri ve işle ilgili daha fazla fırsat yarattıklarından ve hızlı büyüme iştahlarına uyacak şekilde daha düzenli geri bildirim sağladıklarından bahsediyor. 

En yetenekli adaylar kapıdan içeri girdiğinde veya Zoom toplantısına katıldığında üzerinde “En iyi seçenek” yazmayacak. Yine de “takımınız kadar iyisiniz” sözü de oldukça doğru. Şampiyonları keşfederken şirketinize destek olmak için bu sorulara riayet edin. 

Etiketler