
Almanya’nın başkenti, Brexit’in ardından yoluna devam etmek isteyenler için büyüyen bir teknoloji sektörü ve düşük mülkiyet fiyatları sunuyor.
Avrupa’nın başkentleri, AB’den çıkışının İngiltere’nin finansal hizmet sektörüne darbe vurması halinde kendilerini Londra’ya alternatif finansal merkezler olarak konumlandırma çabasında.
Berlin, şimdiden Londralıların cazibe merkezi. Berlin’in gelişen teknolojisi ve startup sektörleri, 20lerinde olan İngiliz kodlayıcılarını, tasarımcıları ve yazılım uzmanlarını şehre çekiyor. Oxford Economics’e göre, Berlin’de bilgi ve iletişim sektörlerindeki işler 2015’e kadarki 10 yıl içinde beşte bir oranında büyüdü. McKinsey, 2013 ve 2020 arasında Berlin’in startup sektörünün 100.000 yeni iş yaratabileceğini tahmin ediyor.
Yerel temsilci Bewocon’dan Karl Zeller, 15.000 Londralının şimdi Berlin’de yaşadığını tahmin ediyor. Bu da, 2013’tekinden %50 daha fazla demek oluyor.
Kreuzberg için Shoreditch’teki bankacıların barlarından kaçan Hipster’lar, Berlin’in de büyük bir finans sektörü olduğunu öğrenince dehşete düşecek. Oxford Economics’e göre, daha geniş “iş” kategorisiyle birleşerek Berlin, 2015’te kent ekonomisinin %30’unu, yılda toplam 55 milyar dolar, oluşturuyordu. Bu, Almanya’nın finans başkenti olan Frankfurt’taki finansal ve ticari hizmetler tarafından üretilen 63 milyar doların çok uzağında değil.
Berlin’in gelişen teknolojisi, şehrin göçmen Londralıları çekmesinin sadece bir nedeni. Diğeri ise İngiltere’nin başkentindeki fiyatların küçük bir kısmı olan mülkiyet fiyatları. Savills’e göre, en iyi Berlin evleri için ortalama fiyat 5.480 € / m², Londra’da 14.100 € / m² ve Londra’nın merkezinde 23.400 €’ya yükseliyor.
Ancak, Berlin mülkleri uzun süre bir avantaj olarak kalmayabilir. Knight Frank, 2016 yılının Aralık ayına kadar fiyatlarda %9 ve sonrasındaki üç yılda %31 artış tahmin ediyor.
Yakın zamandaki fiyat enflasyonu kısmen arz eksikliğinden kaynaklanıyor. Zeller, 2008’e kadar Berlin’in boş apartmanları ile tanımlandığını söylüyor . Zeller’e göre, kent yetkilileri buna inşaat projelerini geri çekerek karşılık verdi ve 2012 yılına kadar kamu tarafından finanse edilen binalarda fiilen durgunluk vardı.
Bugün, bu yaklaşım pek ileri görüşlüymüş gibi gözükmüyor. Berlin’de emlakçı olan Ziegert’e göre, 2015’in Eylül ayına kadar her yıl yaklaşık 40.000 insan Berlin’e geliyordu. Köln Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü’nden Profesör Michael Voigtländer, 2012 ve 2030 yılları arasında yaşam alanına olan talebin %15’ten fazla bir şekilde artacağını düşünüyor.
Günümüzde, Berlin’in tarihi merkezinin güneyinde yer alan Kreuzberg’in yanı sıra, birçok hipster Tiergarten’da ev arıyor. Jörg Schmidt, Berlin’in merkezinin batısında, devasa bir kamusal parkın çevresinde, etnik çeşitliliğin fazla ve kiraların düşük olduğunu söylüyor.
Göçmen bankacıların Mitte’yi seçme ihtimali daha yüksek. Doğu Berlin, savaş boyunca çok fazla bombalandı ve sonraki yıllarda birçok bölgesi gelişmemiş olarak kaldı. Şimdi, Brandenburg Kapısı ve Müze Adası dahil olmak üzere bölgenin simgeleri arasında yeni bir dizi akıllı yapı birimi türemekte. Sotheby’s, Potsdamer Platz’daki Brandenburg Kapısı’na kısa bir yürüyüş mesafesinde bulunan iki yatak odalı bir daireyi 2.95 milyon avroya satıyor.
Bir diğer önemli konum da şehrin en güzel alışveriş bölgelerinden bazılarına sahip olan eski Batı Berlin’deki Charlottenburg. Charlottenburg’daki Wittenbergplatz meydanında Bewocon, tek yatak odalı çatı katını 4.89 milyon avroya satıyor. Charlottenburg’un sınırında bulunan ve Berlin’in en prestijli caddelerinden biri olan Kurfürstendamm’da Sotheby’s, terası ve saunası olan üç yatak odalı bir daireyi 3.75 milyon avroya satıyor.
İngiltere’nin AB üyeliğinden çıkışı Londra’nın bankacılarının Berlin’e geri dönmesiyle sonuçlanırsa, Londra hipsterları hariç yerli halktan sıcak bir karşılama bekleyebilirler. 2016’da Alman Bankalar Birliği, finansal kriz öncesinde %82 olan, Almanların bankalarından memnun olma oranının %89 olduğunu belirledi.