
Girişimcilik üzerine yapılan yeni bir tarafsız araştırma; ABD’deki teknoloji endüstrisinin şu anki durumunun ciddi anlamda göçten beslendiğini gösteriyor.
Arlington merkezli tarafsız bir düşünce kuruluşu olan Amerikan Politikası Ulusal Kuruluşu tarafından yapılan araştırma, ABD’deki milyar dolarlık girişimlerin yarısından fazlasının göçmenler tarafından kurulduğunu gösteriyor.
Söz konusu 44 şirket, toplamda 168 milyar dolar değerinde ve şirket başına ortalama 760 kişilik istihdam yaratıyor. Araştırmaya göre bu şirketlerdeki anahtar yönetim kadrosu veya ürün geliştirme bölümlerinin %70’inin de göçmenlerden oluştuğu görülüyor.
Araştırma kapsamında 1 Ocak itibariyle Milyar Dolarlık Girişim Kulübü tarafından takip edilen, 1 veya daha fazla milyar dolarlık değere sahip 87 ABD’li şirket incelendi. Araştırmacılar şirket kurucularının biyografilerini oluşturmak için halka açık bilgileri ve şirketlerden edindikleri verileri kullandı.
Göçmenler tarafından kurulan en yüksek değere sahip 3 şirket, araç çağırma şirketi Uber Technologies Inc., veri yazılım şirketi Palantir Technologies Inc. ve roket üreticisi Space Exploration Technologies Inc. olarak belirlendi.
Kuruluşun yöneticisi olan ve araştırmayı yürüten Stuart Anderson, vize almanın kolaylaştırılması halinde Amerikan ekonomisinin yurtdışında doğmuş yatırımcılardan daha çok fayda sağlayabileceğini belirtiyor.
Yakın zamanda Mark Zuckerberg ve Bill Gates gibi liderler, yabancı işçilerin ülkede kalmasını sağlayan H-1B tipi vizelerin sayısının arttırılması gerektiğini dile getirmişti. Teknoloji sektörünün göçten büyük fayda sağladığına değinen liderler, vize zorlukları sebebiyle şirketlerin yabancı kökenli eleman işe almada ve göçmen girişimcilerin ülkede iş kurmada zorluk yaşadığına dikkat çekti.
Eleştirmenler teknoloji yöneticilerinin sadece ucuz iş gücüne odaklandığını düşünüyor. Cumhuriyetçi Başkan Adayı Donald Trump’ın da aralarında olduğu bir grup siyasetçi ise çalışma vizesi programını frenlemeyi amaçlıyor. Geçtiğimiz Aralık ayında Senatör Ted Cruz ve Senatör Jeff Sessions tarafından hazırlanan yasa önergesinde, H-1B tipi vizeye başvurabilmek için adaylarda üniversite diploması, yurt dışında en az 10 yıl çalışmış olma ve ABD’li işçilerden daha az ücret almama gibi şartlar aranması gerektiği belirtilmişti.
Ne şekilde olursa olsun güvenli bir şekilde vize almak oldukça uzun ve külfetli bir süreç. Yıllık vize sayısındaki üst limit 85.000 olmakla birlikte bunun 65 bini ilk kez başvuran yabancı kökenli çalışanlara, 20 bini ise ABD üniversitelerinden mezun olan yabancı öğrencilere ayrılmış durumda. ABD Vatandaşlık ve Göç İdaresi’ne (USCIS) göre 2015 yılında vize kurası kapasitesinin 1 haftada dolduğu görülüyor. USCIS başvuru döneminde 233 bine yakın H-1B tipi vize başvurusu aldığını belirtiyor.
Mr. Anderson bu yasanın girişimcilerin işini zorlaştırdığını dile getiriyor. Zira bu yasa kapsamında işverenler çalışanları adına başvuruda bulunmak durumunda. Üstelik H-1B vizesi beklerken bir fikri hayata geçirmek de oldukça riskli. Mr. Anderson incelediği pek çok örnekte, göçmenlerin ancak oturma izni ve yeşil kart elde ettikten sonra işlerini kurabildiğini belirtiyor.
Mr. Anderson, “İşiniz için nasıl para toplayabilirsiniz? Kim, kurucusunun ABD’de kalıp kalamayacağı bile belli olmayan bir şirkete yatırım yapar ki?” diyor.
Şirketlerin ağlardaki uygulamalarının performansını ölçümleyen ve 1.9 milyar dolar değere sahip AppDynamics Inc. Kurucusu Jyoti Bansal, şirketi kurmadan önce çalışan yeşil kartı alabilmek için 7 yıl beklediğini dile getiriyor. Araştırmaya göre Mr. Bansal H-1B statüsündeki vizesini kaybetme riski olduğundan işinden ayrılıp şirketini kurmaya cesaret edememiş.
En son temmuz ayında önerilen EB-JOBS 2015 Yasası gibi yasa önergeleri bu soruna ilişkin çözüm bulmayı hedeflese de bu önergeler göçmenlik politikasındaki askıya alma sebebiyle dikkat çekmeyi pek başaramadı. EB-JOBS 2015 Yasası kapsamında girişimciler 2 yıl süreyle yeşil kart sahibi olabilecek ancak yeşil kartları belirli ekonomik ve istihdam yaratma gereklilikleri yerine getirilmediği takdirde iptal edilecek.
Araştırmayı finansa eden The Ewing Marion Kauffman Foundation, EB-JOBS Yasası’nın 10 yıl içerisinde 1 ile 3.2 milyon arasında istihdam yaratacağını tahmin ediyor.
Araştırmaya göre milyar dolarlık girişimlerin kurucuları Hindistan(14), Kanada(8), Birleşik Krallık(8), İsrail(7) ve Almanya(4) vatandaşı. İki şirketin kurucusu Fransa’dan gelen göçmenler ve ödeme startupı Stripe kurucuları Collison kardeşler ise İrlanda’dan.
Bakalım ABD hükümeti ülkedeki teknoloji endüstrisinin bel kemiği sayılan göçmen girişimcilerle ilgili ne tür adımlar atacak. Özellikle seçimler sonrasında…