
Çin, ucuz iş gücünün patlaması sonucunda büyük çıkış yakaladı. Peki, çok daha ucuza iş yapan robotlar üretildiğinde gelişmekte olan pazarların durumu ne olacak?
Çin ve Güney Kore gibi Asya ülkeleri, Batılı şirketlere ucuz iş gücü sundukları için hızlıca gelişti. Ancak gelişen teknoloji sebebiyle büyümeye giden yol, Latin Amerika ve Afrika gibi gelişmekte olan ekonomiler için açık olmayabilir. Yeni bir araştırmaya göre bu ülkeler, düşük vasıflı işlerin düşük gelirli ülkelerin zenginleşmesinden önce ortadan kalkması sebebiyle “prematüre sanayisizleşme” tarafından tehdit edilmekte.
Söz konusu tahminler Oxford Üniversitesi araştırmacıları Carl Benedikt Frey ve Michael Osborne’dan geldi. 2013 yılında bu iki araştırmacı, gelecekteki 20 yıl içerisinde ABD’deki işlerin %47’sinin bilgisayarlaşmaya yatkın olduğunu dile getirerek dikkat çekmişti. Şimdi ise araştırmalarını genişleterek fakir ekonomilerin zengin ekonomilerden daha riskli olduğunu öne sürdüler.
Oxford ve Citigroup ortak yayınında yaptıkları açıklama şu şekilde:
“Sanayileşme, gelişen ekonomilerin yeni jenerasyonunda onlardan önceki ülkelere nazaran çok daha az üretim işgücü gerektirecek. İmalat yapan şirketleri cezbeden düşük ücretli ülkelerde artan otomasyon, fiyat avantajını ve işçileri fabrika işlerine yönlendirerek gerçekleştirdikleri hızlı ekonomik büyümeyi kaybetmelerine neden olabilir.”
Bu analiz bilgisayarla öğrenme ve yapay zeka ile ne yapılabilir ve ne yapılamaz sorularına dayanıyor. Belirli rutin imalat işlerinin robotlar tarafından yapılabileceğini ancak yaratıcılık ve sosyal zeka gerektiren mühendislik işlerinin henüz otomatize edilemeyeceğini varsayıyor. Analize göre Etiyopya’daki işgücünün %85’inin, Çin’dekinin %77’sinin, Hindistan’dakinin %69’unun ve en az oranla Özbekistan’dakinin %58’inin otomatize edilebileceği tahmin ediliyor.
Ancak bir şeyin otomatize edilebilir olması otomatize edileceği anlamına gelmiyor. Örneğin nakit paralar ATM’ler ile dağıtılabilse de yalnızca ABD’de 3 milyon vezne çalışıyor. Yapılan analizin öne sürdüğü asıl fikir, yeni nesil gelişen ekonomilerin daha farklı gelişeceği ve düşük vasıflı işgücündeki kayıpların yüksek vasıflı işgücüne yapılan yatırım ile dengeleneceği yönünde.