
Kulaklıklar. Gözlükler. Lensler. Magic Leap ve Microsoft gibi tüm dünyayı dokunmatik ekranlı bir arayüze çeviren inanılmaz artırılmış gerçeklik sistemleri yaratan şirketlere göre, bunlar bizim geleceğimiz.
Peki, başka bir yol olabilir mi? Tokyo Üniversitesi, Sony’yle birlikte geliştirdiği teknolojileri kullanarak Portable Lumpien adı verilen bir alternatif teknoloji sundu. Bu cihaz, Lumpien’in etrafınızdaki dünyayı inanılmaz bir hız ve kesinlikle izleyebileceği, boynunuza taktığınız bir projektör.
Lumpien, hızla geçen bir hamamböceğini tespit edebilir ve vücuduna bir uyarı sembolü koyabilir; basit navigasyon veya hava durumu uygulamalarını elinizin üzerinde gösterebilir, elinizi hareket ettirseniz bile göstermeye devam edebilir ve bilgileri bir arayüz gibi kontrol edebilmeniz için el hareketlerinizi tanıyabilir. Lumpien aynı zamanda, parmağınızla bir şeye işaret etmenizi sağlayan ve geçici bir ibare bırakmanızı olanaklı kılan iyi bir işaret aracı olarak da çalışıyor.
Nasıl çalışıyor? Sistem son derece gelişmiş bir izdüşüm gönderimi (projection mapping) kullanıyor. İzdüşüm gönderimini hatırlıyor musunuz? İzdüşüm gönderimi, temelde nesneleri tanıması için bir projektörü hareket izleme ve hatta bir miktar bilgisayar vizyonuyla ile birleştirdiğinizde olan şeydir. Bu, Lumpien’in dijital görüntüleri gerçek dünyanın üstünde, yalnızca 3 milisaniyelik gecikmeyle, saniyede 1.000 kare gösterebilmesini sağlıyor. Bu sayıyı anlamlı kılmak gerekirse, bugün filmler ve video oyunları genellikle 30 ile 60 karede görüntüleniyor. Ve en yeni iPhone’un dokunuşunuza yanıt vermesi yaklaşık 26 milisaniye sürüyor.
Lumpien, herhangi bir ölçüye göre çılgınlık derecesinde hızlı ve bu da kullanıcı deneyimini önemli ölçüde etkiliyor.
İzdüşüm gönderimi hakkındaki tartışmalar birkaç yıl önce çok ateşliydi. Microsoft’tan ve diğer şirketlerden gelen, gerçekliği büken Star Trek Holodeck tarzı deneyimleri gösteren demoları gördük. Ancak artırılmış gerçekliğin yükselmesiyle izdüşüm gönderimine olan ilgi azalmış gibi görünüyor. Bu aslında mantıklı: artırılmış gerçeklik özellikli gözlüklerle endüstri, tüketici dostu bir ürün hayal edebilir. İzdüşüm gönderimi sistemlerinin genellikle duvarlar veya tavanlar gibi altyapıya eklenmesi gerekiyor ve bu daha yavaş ve zor bir süreç. 100 milyon akıllı gözlük satmak, 100 milyon odaya gidip ekran ve hareket takipçileri kurmaktan daha kolay, değil mi?
Lumpien’in bir tüketici elektroniği olarak sürdürebileceği bir geleceği olup olmadığı şüpheli. Cihaz teknik olarak giyilebilir, ancak oldukça hantal. Yine de, araştırmacılar oldukça inanılmaz bir şey geliştirdi: artırılmış gerçeklik için başka bir yol gösteren bir teknoloji. Bu, gördüklerimizi insanlardan saklayan değil, gördüğümüz her şeyin etrafımızdaki insanlar için görünür olduğu, artırılmış hayatın daha sosyal bir görünümü.