
Elbette, kendiniz için yeni ve iddialı bir yılbaşı kararı verebilirsiniz, ancak bunun ne olacağı konusunda tereddütleriniz var. Bu hayatınızdaki her şey mükemmel olduğu için değil, sadece çok yıpranmışsınız. Bazı düzenlemeler yapmak için bir şeyler denenmeli, ancak neyin denenmesi gerektiği açık değil.
İşle ilgili daha fazla strese girmeden üretkenliğinizi artırmanın tek yolu aptallık derecesinde basit değişiklikler yapmaktır. Bu hızlı değişiklikler size devrim niteliğinde görünmeyebilir, ancak burada yapmaya çalıştığımız şey devrim değil. Aradığınız gerçekten iş stresini biraz bile olsa azaltmak ise, az çaba harcayarak uygulayabileceğiniz birkaç çözümü burada okuyabilirsiniz.
1. Günde En Az Bir Kez Kullandığınız Bir Uygulamayı Silin
Üzgünüm geliştiriciler! Bazı harika uygulamalar yapıyorsunuz, ancak bunlar ara sıra bizi mutsuz ediyor. Şu açık ki, stresi azaltmanın ve zamanı artırmanın en iyi yollarından biri size hiçbir şey katmayıp zamanınızı alan uygulamaları silmektir.
Kullandığınız uygulamaları biliyorsunuz. Belki Facebook, belki bir oyun, belki bir buluşma uygulaması, belki de bambaşka bir uygulama. Ne olursa olsun, bu uygulamayı boş kaldığınız her zaman kullanıyorsanız, iş yapmak için ihtiyacınız duyduğunuz odaklanmayı ve zihinsel enerjiyi baltalayarak, dolaysız yollardan strese sebep olur. Bu nedenle, işe yarayıp yaramayacağını görmek için kısa süreliğine de olsa, bir uygulamayı seçin ve silin.
İş yükünüzü azaltmanız mümkün olmayabilir, ancak dijital alışkanlıklarınızı azaltabilirsiniz. Her gün kullandığınız (ancak gerekli olmayan) bir uygulamayı artık kullanmamak, düşünmenize ve nefes almanıza daha çok zaman ayırabilmenizi sağlar.
2. “Yatağa Girmek İçin Hazırlan” Alarmı Kurun
Uykusuz kalmak, üretkenliğin önünde büyük bir engeldir ve işle ilgili stresin önemli bir sebepleriden biridir. Zaman yönetimi konusunda koçluk hizmeti verdiğim müşterilerimden biri, telefonuna “Neden hala uyanıksın?!” diye soran bir alarm eklemiş. Bu alarm, durdurulduğu an, durup yaptığı şeyin yatma vakti olarak belirlediği zamanı geçirmeye değip değmediğini sormasını sağlıyor. Bu onun için işe yaradı. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadığı için değil, gerçekten önemli bir şey yaptığı için kuralları “deldiğini” biliyordu.
Kendi yatma zamanımın son bir yılda giderek daha geç saatler olmaya başladığını fark ettim. Dişlerimi önceden fırçalamadıysam, pijamalarımı giymediysem ve etrafı düzeltmediysem, yatmak istediğim zamandan yaklaşık olarak yarım saat daha geç yatacağım demektir. Bu nedenle pazardan perşembe akşamına kadar çalışan “yatmaya hazırlan” alarmını kuruyorum. Kendimi tanıyorum ve işlerimi bitirmek için alarmı görmezden gelmeye çalışacağımı biliyorum. Alarmı yatmak için hazırlanmadan 60 dakika öncesine ayarladım, bu şekilde, yaklaşık 20-30 dakika boyunca görmezden gelip, kafamı yastığa olması gereken saatte koyabilirim.
3. Yakınlarda Su Bulundurun
Su alımını artırmak çalışmanızı olumlu yönde etkileyebilir (elbette tüm olumlu etkiler su alımının doğrudan sonuçları olmayabilir). Bununla birlikte, su içmek, oldukça düşük çaba gerektirdiği için denemeye değer. Kendinize daha fazla su içmeniz gerektiğiniz söylemek yerine, kolayca erişebileceğiniz bir yerde su bulundurmayı hedefleyin. Bunun için şık veya teknolojik bir su şişesi de alabilirsiniz, ya da sadece çalışma alanınızda sürekli olarak bir bardak bulundurabilirsiniz. Ben bir bardağı sürekli olarak bilgisayarımın yanında, bir şişeyi de sürekli olarak arabada bulunduruyorum. Bardağın ve şişenin sürekli elimin altında olması, su içme sıklığımı artırıyor.
4. Çalışırken Daha Az Oturun
Gününüzü yerinizden kımıldamadan çalışmak ve tamamen egzersiz yapmak için bölmek yerine, sağlıklı hareketleri gününüze entegre etmeye çalışın. Bu, toplantılarda daha düz oturmaya çalışmak kadar basit olabilir (ki bu hem daha sağlıklıdır, hem de daha iyi görünmenizi sağlar), ya da hareket etmek için bir çalışma arkadaşınızla birlikte yürüyüş yapabilirsiniz. Veya, ayakta duran masaya (standing desk) yatırım yapmak anlamına da gelebilir.
Kronik çalışma stresinizin sebep olabileceği fiziksel sorunları küçümsemeyin. Tabii ki, bu büyük, teslim tarihli proje kendi başına epey stresli, ancak hepimiz kendini o kadar belli etmeyen başka baskıları da üzerimizde taşıyoruz. Bu nedenle, daha büyük değişiklikler yapmadan önce, bu dört alışkanlığı edinmeyi deneyin.
Bu yazı Elizabeth Grace Saunders tarafından yazılmış, Fast Company’de yayınlanmıştır. DigitalTalks ekibi tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.