NASA Eski Başkanının Teknolojik Girişimi: KnuEdge

KnuEdge’i, basitçe bir startup olarak tanımlamak hatalı olur. ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Yönetimi’nin eski başkanlarından biri olan Daniel Goldin tarafından 10 yıl önce kurulan şirket, yeni yeni sahneye çıkıyor.  Şirket nöral bir çip yapmak için şimdiden 100 milyon $ yatırım toplamış durumda. Goldin, söz konusu çip sayesinde veri merkezilerinin, hiper ölçekte çok daha verimli çalışacağını söylüyor.

Goldin, şirketi California’da, NASA’nın eski CTO’su ile birlikte kurdu. Goldin, şirketin beyne benzer yeni çipinin, John von Neumann tarafından  tasarlanan ve yaygın kullanılan mimariye göre maliyet ve güç tüketimi açısından verimli olacağına inandığını söylüyor. Von Neumann tasarımında, bellek ve işlemci ayrık durumdalar ve birbirlerine veri yolu ile bağlılar. Geçen zaman içinde von Neumann tasarımı, veri yolu üzerinden daha da yüksek hızlarda veri geçirerek sürat kazandılar. Ancak bilgisayarın hızı, bu veri yolunun kapasitesine bağlı kaldı, bir dar boğaz oluştu. IBM, bu sorunu görüp beyne benzer veri merkezi çipleri üzerinde araştırma yapan ekip kurdu. Tüm bu çabalar, yapay zeka ve öğrenen makine teknolojileri ile oluşacak veri patlamasının getirecekleri ile başa çıkabilmeyi amaçlıyor.

Goldin’in şirketi, IBM’in yaptıklarından farklı  bir yaklaşım uyguluyor ve şirket, bilinmeyen melek yatırımcılar tarafından fonlanıyor. Goldin, şirketin şimdiden 20 milyon $ gelir yarattığını ve uzay, bankacılık, sağlık, sigorta endüstrilerinin Fortune 500 şirketleri ile temas halinde olduklarını söylüyor.

Goldin: “Her şey bir Mars görevi ile başladı.” diyor.

Goldin, 2000 yılında, bir uzay aracını kontrol etmek için zamandaki gecikmenin çok fazla olacağını ve aracın kendi kendine yol alması gerekeceğini gördü. Mars’a gidilecek bir görev için kullanılması gerekecek yazılımın, on milyonlarca satır kodu ile teknolojinin sınırlarını zorlayacağını hesapladı.

Goldin, bunun çok pahalı olacağını, verimli olmayacağını ve altından kalkılamayacağını düşündü ve robotik dünyasının detayına girdi.

NASA ve bir startup…Hangisini yönetimenin daha zor olduğu sorulduğunda Goldin şöyle yanıt veriyor: “İkisini de çok seviyorum ama birbirinden farklı işler. NASA’da vaktimin çoğunu teknik olmayan işlere ayırıyordum. Her üç aylık dönemde bir projem oluyordu ve tam zamanlı teknik biri olmak istemiyordum. Mimari aşamada iken teknik iş almaya çalışırdım. Tasarım takımı ile çalışır ve her zaman sınırları zorlayan işler ortaya çıkartırdık. Mezun olunca gidip biri için çalışılan bir dönemde yetiştim. Dünyaya tekrar gelseydim, mezun olunca doğrudan girişimci olurdum. Bu harika bir şey!”

1992 yılında Goldin, girişimci olarak bir kablosuz iletişim şirketi kurmayı planlıyordu. Ancak ülkesine hizmet etme görevi çıkınca, bu işi erteledi. 10 yıl sonra 2005 yılında, KnuEdge’i kurdu.

“Yatırımcı aramaya çıktığımda, geleneksel aceleci (impatient capital) Silikon Vadisi yaklaşımını izleyemeyeceğimi biliyordum. İnanılmaz zenginlik yaratmasına rağmen… Ancak benim yapmak istediğim, devrim niteliğinde bir teknolojik gelişme idi: gelecek nesil öğrenen makineler için gerekli araçları üretmek ve insanlar-makineler arasındaki doğal ara birimi geliştirmek…Böylelikle “patient capital” topladım. Yönetim kurulu üyelerimiz, dünyadaki hemen herkesle bağlantı kurabilecek durumda. Onlar, harika birer iş adamı ve teknoloji düşkünü ve uygulayıcısı.”

Ancak bu kişilerin kim olduğunu henüz açıklamıyor.

KnuEdge’in çipleri aslında daha geniş bir platformun parçası. KnuEdge bir yandan, KnuVerse adlı askeri özellikte ses tanıma ve kimlik doğrulama teknolojisi üzerinde çalışıyor.

Ses teknolojileri pazarı geçtiğimiz beş yıl içinde Siri, Cortana, Google Home Echo ve ViV ile tam bir patlama yaşadı. Ancak ticari ürünler, güvenlik ve gürültü konuları nedeniyle halen zorluk çekiyorlar. KnuVerse çözümleri, çok gürültülü ortamlarda bile çalışan patentli kimlik doğrulama teknikleri kullanıyor. Güvenli ses tanıma bugün, bankacılık, eğlence gibi endüstrilerde kurumsal şirketlerde uygulama alanı buluyor.

KnuVerse ürününe ek olarak KnuEdge, Knurld.io adlı uygulama geliştirme kiti ve bulut tabanlı ses tanıma ve kimlik doğrulama hizmetini sunuyor. Bu hizmet sayesinde bir uygulamaya bu imkanları sağlayacak şekilde entegre olmak, 2 saat içinde gerçekleştirilebilecek bir iş oluyor.

KnbuEdge ayrıca, LambdaFabric bilgi işlemeye dayanan KnuPath’i duyuruyor. KnuEdge’in eski teknoloji ile üretilen ilk çipi, 256 adet çekirdek, yani nöron benzeri beyin hücresi barındırıyor. Her çekirdek, küçük dijital işaret işlemcisi barındırıyor. LambdaFabric, bu çekirdekleri birbirine bağlamaya yarıyor. LambdaFabric, 512.000 cihazı bağlayabilmek üzere tasarlanmış. Sistemden sisteme, 400 nanosaniye gecikme oluşuyor. Tüm sistem, düşük güç tüketecek şekilde tasarlanmış.

Şirketin tüm tasarımları, beynin düşük güç ile çok büyük bilgi işlemesini sağlayan biyolojik ilkelere dayanıyor. Çip, Goldin’in tanımı ile “sparse matrix heterogeneous machine learning” ilkesine dayanıyor. Çip, oldukça popüler olan C++ ile yazılmış yazılım çalıştıracak.

KnuEdge, çipin yeni versiyonunu tasarlama çalışmalarını sürdürüyor. Şirket, prototip sistemlerin satışı ile gelir yaratmaya başlamış.

Goldin, IBM ile rekabet konusunda ise: “Doğru kararı verdiğimize ve doğru yönde ilerlediğimize inanıyorum. IBM’in yaklaşımı bizimkinden çok farklı. Biz birilerini geçmeye çalışmıyoruz. Geleceği oluşturmaya çalışıyoruz.” diyor.

Goldin’in NASA’daki günleri başarılarla dolu. International Space Station’ı o tasarladı ve tamamladı. Bütçeyi %25 azaltırken, uzaya çıkış sayısını üçe katladı ve rekor sayıda insanı uzaya çıkarttı. Uydu TV hizmetlerini geliştirdiği TRW’da ise 25 yıl çalıştı.

KnuEdge’in 100 adet çalışanı var. Goldin, neredeyse her şeyi outsource ettiklerini söylüyor. Şirket, University of California ve California Institute for Telecommunications Information Technology ile iş birliği yapıyor.

Etiketler