Şirketinizin Liderlere Bağımlı Olduğunu Gösteren 4 İşaret

Bir şirket sahibi olarak bazen operasyonların can damarı olmaktan başka seçeneğiniz yoktur, ancak bu bir alışkanlık haline gelmemelidir. Bir lider olarak ayrıntılarda boğulmamayı başarırsanız bir işletmeyi yönetmenin üst düzey yönlerine dahil olabilirsiniz. Aksi takdirde işinizi, ölçeklendirme şansınızı engellemiş olursunuz.

Şirketinizin can damarı veya beyni olmanın nesi yanlış? Birincisi, işiniz siz olmadan var olamaz, bu da değişim zamanı geldiğinde zorluklar yaratır. Potansiyel alıcılar, hayatta kalması için tek bir kişiye bağımlı olan bir şirketi satın almakla ilgilenmeyecek ve çalışanların uzun vadede şirkete sadık kalma ihtimali daha düşük olacaktır.

İş operasyonları yönetimi süreçlerinin her yönüne çok fazla dahil olmak, şirketinizin verimli bir şekilde çalışma yeteneğini de sınırlar. 

Hepsi aynı kaynağa bağlı olduğunda süreçleri optimize etmek zordur ve her kararın omuzlarınızda olduğunu hissetmek yalnızca tükenmişliğe yol açar. 

Geri adım atmak ve ekibinizin bu sorumluluklardan bazılarını üstlenmesine izin vermek, nihayetinde kuruluşunuzun daha etkin bir şekilde çalışmasına ve aynı zamanda bu yükün bir kısmını omuzlarınızdan almasına izin verecektir.

İşletmenizin can damarı olmaktan uzaklaşmaya karar verirseniz, sisteminizi daha objektif bir şekilde görme fırsatı yakalayabilirsiniz. Hatta haftada 50 saatten fazla çalışmanız gerekmediğini de öğrenebilirsiniz. 

Yöneticilerin ve çalışanların kurumsal bir inovasyon kültürünü ve ekip çalışmasını desteklediği bir şirketi başarıyla yönetirken kendinizi daha fazla dahil hissedeceksiniz.

İşletmenizin işleyişiyle fazla iç içe olup olmadığınızı öğrenmek için mevcut ticari faaliyetlerinizde aşağıdaki noktalara dikkat edin.

1- Her Şeyde Sizin İmzanız Gerekiyorsa

Faturalardan maaş ödemelerine kadar her şeyde sizin imzanız gerekiyorsa üretkenliğinizi baltalayacak bir darboğazdasınız demektir. Butik bir iş yürüttüğünüzde kalite güvencesi açısından bu durum yönetilebilir ve anlaşılabilir olsa da, şirket hacmi büyümeye başladığında bu süreç işletmeye yük olur.

Chrysler’in eski yöneticisi Lee Iacocca, kendisinden daha zeki insanları işe aldığını ve sonra onların yollarından çekildiğini anlatır. İşletme yapınız sizi bir bebek bakıcısı haline getiriyorsa çalışanlarınızın moralini ve şirketinizin büyüme potansiyelini baltalıyorsunuz demektir.

Doğrudan masanıza gelen tüm emir komuta zincirlerini yeniden değerlendirerek işe başlayın. Yönetici olarak bir darboğaz olmayı bıraktığınızda işletmeniz daha verimli çalışacaktır. 

Süreçleri optimize etmek ve işlerin masanızda yığılmasını önlemek amacıyla çalışanlara görevlerini engelsiz bir şekilde yapabilecekleri alan ve araçları sağlayın. 

Çalışanlarınıza büyük resimle ilgili karar vermeleri için alan yarattığınızda yalnızca gelecekteki çalışanlar için değil, aynı zamanda potansiyel alıcılar için de etkili ve arzu edilen bir organizasyon yaratmış olursunuz.

2- Siz Yokken Tüm Operasyon Duruyorsa

Üç günlük bir hafta sonu tatili düşüncesi bile sizi ürkütüyor mu? O zaman farklı bir yaklaşımın zamanı geldi demektir. Endişelenmeden birkaç haftalığına uzaklaşma şansına sahip olmalısınız, ancak yapamıyorsanız kendinizi kötü hissetmeyin.

Sahibi tarafından yönetilen çoğu kuruluş, tüm önemli kararları kurucuya bırakır. Bu sorunun çözümü, normalde üstleneceğiniz belirli sorumlulukların sahipliğini üstlenmek için liderlik ekibinizi düzenli olarak görevlendirmektir.

Tek imza sahibi sizseniz potansiyel alıcılar kuruluşunuza ikinci kez bile bakmayacaktır. Zamanla, ekibinize ve dokümante edilmiş süreçlere güvenmek daha kolay gelecek ve sonunda o üç günlük hafta sonunu değerlendirebileceksiniz.

3- Hiçbir Halefiyet Devri Planı Yapmadıysanız

Bir UBS anketi, şirket sahiplerinin %48’inin halefiyet devri planları yapmadığını gösteriyor. Ancak The Exit Planning Institute tarafından yapılan araştırmalar, şirket sahiplerinin %75’inin 10 yıl içinde işlerinden ayrılmak istediğini de ortaya koyuyor. Bu rakamlar ortada ciddi bir kopukluk olduğunu gösteriyor.

Bir halefiyet stratejisi olmadan şirketiniz, siz ayrıldığınız anda çökebilir. Hayalinizi ölçeklendirdikten sonra bunun yaşanmasını istemezsiniz. Halefiyet devri planlaması hakkında bir danışmanla konuşun. En pratik, ihtiyatlı ve karlı bir şekilde lider pozisyonundan nasıl ayrılabileceğinizi öğrenin.

Bu sayede hem siz yönetimde olmadığınızda şirketinizin başarılı olma şansı yükselecek hem de çalışanlarınız yoğun bir iş güvenliği duygusu hissedecektir. 

Ayrıca işinize daha geniş bir bakış açısıyla yaklaşarak tarafsızlığın avantajlarından yararlanabileceksiniz. Bir lider olarak, bir işi yürütüyor olmalısınız, o işte çalışıyor değil. Halefiyet devrini önceden planlamak, bu hedefe ulaşmanıza yardımcı olacaktır.

4- Sorumluluk Dağılımı Yoksa

Satıştan pazarlamaya kadar her şeyi siz yönetiyorsunuz. Kişiliğiniz ve enerjiniz müşterilerin geri gelmesini sağlıyor. Aslında, tüm önemli satış görüşmelerine ve pazarlama toplantılarına kendinizi dahil ediyorsunuz.

Aslında en küçük ayrıntılara bu denli takılıp kaldığınız için kurumsal gelir akışınıza zarar veriyorsunuz. Elbette müşteri çekebilirsiniz, ancak anlaşma yaparak veya kalite kontrol uzmanı rolü üstlenerek geçirdiğiniz her saat, yalnızca CEO’nun yapabileceği diğer görevlerden zaman çalacaktır.

Nihayetinde sürekli stres kaynakları sizi tüketir ve işletmenizin başarısını riske atar. Bunun yerine, çalışanlarınızın ve ekip üyelerinin ortak zekasından yararlanan güvenilir ve merkezi olmayan sistemler oluşturmaya çalışın.

Çalışanlarınızın yeteneklerini geliştirmelerine ve güven tayin etmelerine izin vermek, siz diğer girişimlerinize doğru yola çıktıktan sonra bile işinizin büyümesine ve başarılı kalmasına olanak tanır.

Şirketinizin can damarı olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Neyse ki tek karar verici olarak rotayı hemen tersine çevirmeye başlayabilirsiniz. Bunu başardığınızda şirket kültüründe, operasyonlarda ve kârlılıkta ne kadar büyük bir iyileşme gerçekleşeceğine siz de şaşıracaksınız.

Etiketler