Hilton Otelleri’nin Size Yardımcı Olmak İsteyen Bir Robotu Var

Connie çok sevimli ve arkadaş canlısı, ama biraz katı duruyor. Duruyor derken, gerçekten de McLean Virginia’daki Hilton Oteli’nin danışmasında öylece duruyor. Çoğu zaman boş boş uzaklara bakıyor; ta ki biri ona yaklaşıp, “Merhaba Connie!” diyene kadar. İşte o zaman size bakıyor ve gözleri, dikkatini size verdiğini göstermek için renk değiştiriyor.

Connie, Hilton Otelleri’nin ilk robot resepsiyonisti.

İsmini, otel zincirinin kurucusu Conrad Hilton’dan alan Connie, 76 santim boyunda, IBM Watson ve WayBlazer tarafından üretilmiş bir Aldebara Nao robotu. Bu iki donanım sayesinde robot, normalde resepsiyonda geçirilen zamanı uzatan, onlarca standart soruya net cevaplar verebiliyor.

Hilton Global’in genel müdür yardımcısı Jim Holthhouser, “Yolculuğun başındayız diyebilirim.” diyor.

Holthhouser, sadece Virginia’da bulunan otelde uygulanan bu deneyin birkaç haftadır devam ettiğini ve amacının açık ve net olduğunu belirtiyor: “Pek çoğumuz, robotlar ve yapay zeka ile yakından ilgileniyor, tüm bunları bir otelcilik işletmesine nasıl entegre edebileceğimizi merak ediyoruz. IBM de sektörümüzde nasıl dahil olabileceğini öğrenmek istiyor.”

IBM, özellikle Watson’ın güçlü, bulut-bazlı zihinsel bilgisayar sisteminin, bir otel ortamında nasıl işlediğini gözlemlemek istedi. Şirket, bir süredir Aldebaran ile çalışıyordu. Bu süre zarfında Watson’ı, oldukça sevimli, özellikle eğitim yetenekleri gelişmiş, insansı bir robot olan Nao’ya entegre etti. Ancak otel sektörünün ihtiyaçlarını daha iyi karşılayabilmek adına IBM, aynı zamanda WayBlazer’la da ortaklığa gitti. WayBlazer, kendi bilişsel sistemini yaratmış, ancak daha çok yerel aktiviteler, etkinlikler ve etkinlik alanları ile ilgilenen bir şirket.

Her ne kadar Connie, Watson yazılımı ve WayBlazer motoru kullanılarak üretilmiş olsa da, yine de yapılacak çok iş var.

Holthhouser, “Adeta yavru bir köpek almak gibi. İlk günlerde ona fazlasıyla zaman harcamalı ve onu eğitmelisiniz.” diyor.

Örneğin, restoranların ne tarafta olduğunu, dans salonuna nasıl gidilebileceğini ya da spor salonunun açılış-kapanış saatlerini öğretmek, robot ile konuşmayı gerektirdi. Holthhouser, robotun çabuk öğrendiğini, ancak biri asansörlerin ne tarafta olduğunu sorduğunda nasıl işaret etmesi gerektiğini bir türlü çözemediğini belirtti.

Watson, robota çok dilli özellikler de yükledi. Otel konukları, Connie’ye pek çok farklı dilde sorular sorarak onunla etkileşim kurabiliyorlar. Buna ek olarak, Connie yalnızca sesini kullanmıyor. Neden bahsettiğini daha iyi anlatabilmek için açıklama yaparken kafasını, vücudunu ve kollarını oynatarak hareket ediyor.

An itibariyle konukları Connie’ye yönlendirmek ve Connie, konukların sorularını yanıtladığında gelen pozitif tepkileri gözlemlemek, oteldeki en büyük eğlence.

Holthouser, bunu kısaca şöyle açıklıyor: “Fazlasıyla kahkaha ve gülümseme ile karşılaştığımızı söylemek mümkün. Müşterilerimizin ilgisini çekiyor. İnsansı özellikleri olan bir robot ile etkileşime girmek, beklentileri arasında olan bir şey değil.”

IBM de aynı şekilde deneyi yakından takip ediyor. IBM yetkilileri, “Bu dönemi, öğrenmek, gözlemlemek, bilgi toplamak ve konukların aslında tam olarak neye ihtiyacı olduğunu çözmekle geçiriyoruz.” diyor.

Aslında Connie, ilk otel robotu sayılmaz. Starwood Otelleri’nin de şu anda Savioke’ye ait bir robot kapıcısı var. Oda oda dolaşıp konuklara gerektiğinde yardım ediyor ve konukların yorumlarını tweetler halinde topluyor.

Connie’yi diğer Hilton’larda ne zaman göreceğimiz konusunda ise herkes şu an için suskun. Holthhouser’ın ise emin olduğu tek bir şey var: “Bu bir işgücü azaltma deneyi değil. Bunu bu yüzden yapmıyoruz.”

Etiketler