Yapay Zeka, Hukuk Firmalarının Yapısal Çöküşünü Getirebilir

Hukuk sektörünün geleceğine dair öngörülerin paylaşıldığı bir rapora göre robotlar ve yapay zeka, önümüzdeki 15 yıl içerisinde yasal uygulamaları kontrolü altına alacak.

Civilisation 2030: The near future for law firms (2030 Medeniyeti: Hukuk Firmalarının Yakın Geleceği) isimli araştırmasında Jomati Consultants, nüfus artış hızının yavaşlayacağını, 2055 gibi çok yakın bir gelecekte insanlığın en üst noktaya ulaşacağını ve yaşlanan nüfusun yaşlı insanları etkileyen yasal süreçlerle ilgili talebi arttıracağını belirtiyor.

Bu durum pek çok konuda sağlık uzmanlarından daha fazla tavsiye alınması talebini doğuracak.

Hastanelerin inşasında ve finansmanında, emekli maaşları yatırımlarıyla ilgilenen iş kollarında, demografik değişiklikler yaşandıkça finansal ve mevzuata ilişkin süreçlerde, ilaç firmaları arasındaki savaşlarda, yaşa bağlı açılan davalarda ve yaşlılarla ilgili teknolojik ürünler üreten sektörlerde bu ihtiyacın söz konusu olacağı düşünülüyor.

Raporda iş hayatının geleceğine ilişkin açıklanan sonuçlar en çok avukatların canını sıkacak gibi görünüyor. Raporda, “İşyeri robotlarının ve yapay zeka sistemlerinin 2030 yılına kadar uzun süren deney ve kuluçka dönemi sonunda belirli bir üretim seviyesine ulaşacağını düşünmek oldukça normal. Teknoloji inanılmaz bir ivme kazanacak.” yorumuyla 2014 yılında ortalığı sarmayı başaran yapay zekanın çok yakın gelecekte inanılmaz bir hızla yayılacağı tahmin ediliyor.

Şimdiye kadar düşük seviyede bilgi içeren ekonomiyle ilgili işleri yerine getirebilen robotlar yakında çok daha fazlasını yapabilecek.

Nihayetinde her bir robot bir düzine düşük seviyedeki çalışanın işini yerine getirebilecek. Üstelik yorulmadan, terfi talep etmeden ve zam istemeden.

Hukuk sektöründe insan gücü oranı da azalacak. “Karını korumak için hukuk firmaları katma değerleri yüksek seviye danışmanlık işleri gibi konulara daha fazla odaklanacak ve yapay zekayı bir üretim aracı olarak kullanarak bağlılığı koruyabilecek ve müşterilerinin işlerinde uzmanlaşabilecekler.”

“Müşteriler özellikle ihtiyaçlarına cevap veren ve sorunlara insani bir bakış açısıyla yaklaşan avukatlara çok daha fazla değer verir hale gelecek.”

Jomati, 2030 yılında üst düzey yönetici olacak kişilerin bugün 30’lu yaşlarında olduğunu ve yapay zekanın avantajlarını kucaklayacaklarını tahmin ediyor. Alternatif iş yapıları kabul edilebilir hale gelecek ve bakılan davalara kolayca adapte olabilecek.

“Dış yatırımcılar önemli miktarlarda sermaye sağlarken, son teknoloji yapay zekaya yatırım yapacaklar ve yapay zekayı dava yoğunluğunu arttırmak için kullanacaklar.  Bu artan verimlilik iş modeline zarar vermeyeceği gibi hissedarları bu dar kaynak modelinde inanılmaz zengin bir hale getirecek.”

Yardımcı avukatlar için ise yapay zeka tam anlamıyla bir felaket anlamına geliyor. “ Hukuk firmalarının işe alması gereken yardımcı avukat sayısında ciddi bir azalma yaşanacak. Ya da şöyle ifade edelim ki firmalar, deneyimsiz avukatları eğitip öğretmek için değil de fatura edilebilir işleri halletsinler diye işe alıyorsa bu gruptaki çalışanlar için çok zor günler kapıda.

Firmalar bu boşluğu doldurmak için normal kariyer planını izlemeye devam edecek. Örneğin firmalar daha genç avukatlar işe alarak bol müşteri kazanan avukatlar haline gelmelerini bekleyecek. Ancak henüz kariyerinin başında olan bu genç avukatlar ileri düzeyde yeterliliğe sahip robotlara karşı pek de karlı bir tercih olmayacak.”

Yapay zekanın hukuk firmaları üzerindeki etkisine dair Jomati şu yorumu yapıyor: “Hukuk firmalarının ekonomi modeli yapısal bir devrime doğru gidiyor. Hatta bazıları bunun yapısal bir çöküş olacağını düşünüyor. Her ne kadar “yeni yasa” veya alternatif iş yapıları gibi şeyler kulağımıza çalınıyor olsa da yapay zekanın etkisi bu tür gelişmeleri tamamıyla gölgede bırakacak.

Daha küçük çaplı danışmalık hizmeti veren firmalar ve süreç davaları üzerine odaklanan firmaların ise yapay zekadan etkilenmeyeceği öngörülüyor. “En çok etkilenen firmalar büyük çaplı olanlar ve ilginç işler bekleyen ve pek çoğu öz sermaye ortaklığının gücünün yetebileceği konum ve zenginlik talep eden iş ortakları olan yüksek değerdeki ticari firmalar olacak. Bu ücretli avukatlar, ortaklarının getirdiği davalar için harcanan zamandan kazanç sağlayabildiği takdirde yüksek rant elde edebilecek.”

Rapor ayrıca 10 milyon üzerinde nüfusa sahip şehirlerin sayısında da artış öngörüyor. Jomati’nin raporuna göre 2030 yılında hukuk sektörünün ilk 5 şehri New York, Londra, Paris, Frankfurt ve Singapur olacak.

Raporda öngörülen bir başka durum ise şöyle: “Büyük hukuk firmaları müşterilerini gelişen pazarlarda, kilit mega şehirlerde ve dünyadaki global şehirlerde takip etmeye devam ettikçe daha büyük bir global dengeye kavuşacaklar. Şu anda bazı global şirketlerin gelirlerinin ve ekiplerinin %50’sinden fazlasının ana vatanları dışından olduğu bilinse de 2030 yılına kadar bu özellik tüm büyük ticari şirketler için bir standart haline gelecek.”

Etiketler