Eğlence, iletişim ve ulaşım sektörünü dönüştüren 5G ağları için önümüzde daha uzun yıllar olabilir. Ancak üretim alanında bu teknoloji ciddi anlamda fark yaratmaya başladı bile.
Yeni nesil 5G ağları, 4G’den 100 kat daha hızlı olabiliyor ve bu nedenle cihazlar ve sunucular arasındaki iletişimi çok daha hızlı hale getirebiliyor. Ağlar, çok fazla kargaşa olmaksızın, nispeten küçük alanlara – bir fabrika gibi – kurulabiliyor.
Hız, pratiklik ve potansiyel maliyet tasarruflarının birleşimi, fabrikayı yöntenleri 5G’yi denemeye teşvik ediyor. Sonuçlar ise bu teknolojinin akıllı telefonlar ve diğer tüketici ürünlerinden önce fabrikalarda yaygın olarak kullanılabileceğini ortaya koyuyor – anketler, birçok tüketicinin 5G için fazla ödeme yapmaya istekli olmadığını gösteriyor.
Dünyanın en büyük 5G donanımı sağlayıcısı olan Ericsson, bir başlangıç testinde Almanya’daki Fraunhofer Üretim Teknolojisi Enstitüsü ile birlikte çalıştı.
Deneyde, jet motorları için metal bıçaklı diskler yapan bir fabrika yer alıyordu. Büyük parçalar, metal öğütme (milling) adı verilen bir süreçle yapılıyor; bu sürecin tamamlanması ise 20 saat kadar sürüyor ve metal parçalarda son derece hassas kesimler gerekiyor.
Prosedürün hata oranı yüksek: küçük titreşimlerden kaynaklanan hatalar nedeniyle bıçakların %25’inin elden geçirilmesi gerekiyor. Çoğu zaman, hatalar sürecin sonuna kadar tespit edilemiyor. Yani hatalı bıçakları tamamlamak için çok fazla çaba harcamak gerekiyor.
Fakat, Ericsson direkt olarak parçalar ve araçlara 5G’yi kullanan sensörler yerleştirerek hataları gerçek zamanlı şekilde tespit edebildi ve hata oranını %15’e indirebildi. Bir bıçağın ortalama üretim maliyeti ise 3.600 euro’ya düşürüldü.
5G ağlarının hızı ve güvenilirliği sayesinde cihazlar ve iletişim kurdukları sunucular arasında neredeyse sıfır gecikme süresi oluyor. Teknolojiyi üreticiler için bu denli kullanışlı hale getiren şey de bu. Ericsson’un kıdemli başkan yardımcısı Åsa Tamsons, “Bir milisaniyelik gecikmeyle, araç bıçağa çarpmadan önce süreçte bir sapma olup olmadığını hissedebilirsiniz ve herhangi bir hatadan önce makineyi durdurabilirsiniz.” dedi.
Award Solutions’da mobil kablosuz teknolojiler uzmanı olan Nishith Tripathi, fabrika ayarlarında gereken performansı yalnızca 5G’nin sunabileceğini söyledi.
“4G bu işi yapamıyor, bu tür bir uygulamayı sunabilmek için 5G’nin yüksek hızına ve düşük gecikme süresine ihtiyacınız var.” dedi.
İki ek özellik, fabrikalardaki kullanım için 5G’yi ideal kılıyor: Ağların kurulumu nispeten kolay ve çok sayıda cihazı destekleyebiliyorlar.
Çoğu fabrika tavana yerleştirilen bir anten aracılığıyla sanal olarak 5G ağlarla sarılabilir. Bu ise çok sayıda yolun 5G donanımıyla kaplanmasını gerektiren otonom arabalar gibi diğer potansiyel 5G uygulamalarından çok daha kolay.
Tripathi, 5G teknolojisinin aynı anda çok sayıda bağlantıya olanak verdiğini söyledi. Bir fabrikadaki her donanımın bağlantılı olması gerekirse 5G ağları bunu gerçekleştirebilir.
Bu teknolojiyi deneyen tek şirket Ericsson değil. İngiltere Worcester’daki bir Bosh fabrikası geçtiğimiz ay 5G’yi denemeye başladı. Ayrıca, Texas Austin’deki Samsung, CNN’in ana şirketi AT&T ile birlikte bir 5G üretim “inovasyon bölgesi” oluşturmak için çalışıyor.
Tripathi, “Hologramlar ve sanal gerçeklik gibi hepimizin deneyimleyeceği 5G deneyimleri için birkaç sene daha beklememiz gerekiyor fakat işletmeler için bu teknoloji şimdi ve burada.” dedi.