
San Francisco’da sokaktaki her ağacı – toplamda 124.795 – haritalamak ağaç uzmanı ekibinin bir yılını aldı. New York’ta ise gönüllülerin gerçekleştirdiği benzer bir ağaç sayımı iki yıl sürdü. Buna karşın, yeni bir algoritma bir şehrin ağaç örtüsünü saatler içinde haritalamak için yapay zeka ve uydu verilerini kullanıyor.
Teknoloji startupı Descartes Labs’te çalışan bir stajyerken algoritmayı yaratan Caltech öğrencisi Aidan Swope, “Aynı görevi daha hızlı gerçekleştirmek için hava ya da uydu görüntülerini kullanabilirsiniz.” diyor. Sayımı elle yapmak aylar veya yıllar sürdüğü için bazı ağaçlar sayım tamamlanmadan önce kesiliyorlar bu nedenle harita tam olarak doğru olmuyor. Ve bu sayımlar tipik bir şekilde parklardaki veya özel mülkteki ağaçları değil sadece sokaktaki ağaçları kapsarken, algoritma hepsini kapsıyor.
Araç, yüz tanıma için kullanılana benzer bir kıvrımlı sinir ağı kullanıyor. Bir makinenin bir hava görüntüsünde yeşil alanları bulması zor olmasa da, Swope bu modeli yüksekliği gösteren bir tür uzaktan algılama verisi olan lidar verileriyle eğitti. Böylece ağaçları çimenden veya diğer bitkilerden ayırabiliyor.
Bir şehir haritasında, sonuç bazı bölgelerde yeşil alanların yoğun kısımlarını, diğerlerinde ise ağaçsız boşlukları gösteriyor. Araç, ağaçları elle saymanın her açısının yerini alamaz gibi görünüyor. Örneğin San Francisco’da ağaç uzmanı ekibi, her ağacın türünü ve durumunu dikkatli bir şekilde not etti ve şehir bunu ağaçları verimli bir şekilde nasıl koruyacağını planlarken kullanıyor. Fakat planlama çabalarına yardımcı olabilir. San Francisco’da Kentsel Ormancılık Bürosu’nun (Bureau of Urban Forestry) yöneticisi Carla Short, “Örtünün kapsadığı alana ilişkin hedefleri ya da sadece şehrimizde nerede daha fazla ağaca ihtiyaç var gibi şeyleri tanımlamaya çalışıyorsanız her ağacın durumunu bilmenize gerek yok.” diyor.
Ayrıca, özellikle San Francisco’da olduğu gibi ayrıntılı bir sayım bütçesi olmayan yerlerde, şehirlerin ağaç sayımı için nereye insan gönderecekleri konusunda seçim yapmasına da yardımcı oluyor. Descartes Labs algoritması sadece teknik yetilerinin bir gösterimi olarak yapılmış olsa da (ticari olarak bu hizmete ulaşmak mümkün değil), şirket doğrudan diğer şehirlerle çalışma konusunda istekli. Bu, ağaç sayımı işlemini hızlandırmak için tasarlanmış birkaç araçtan biri; diğer bir araç da Google Sokak Görünümü’nü kullanıyor.
Şehirler ağaç dikimi konusunda giderek daha iddialı planlar yapıyorlar. İtalya’da Milan önümüzdeki 12 yıl içerisinde 3 milyon ağaç dikmeyi planlıyor. 3 milyon ağaç, her yıl ekstra 5 milyon ton CO2 absorbe ederek iklim değişikliğiyle savaşabilir, şehirdeki kirli havayı temizleyebilir ve sıcaklıkları 2 derece düşürebilir. İngiltere’de Manchester, her sakin için bir ağaç dikmeyi planlıyor. Melbourne 2040’a kadar bitki örtüsü kapsamını ikiye katlamayı planlıyor. New York Şehri ise 1 milyon ağaç dikiyor. Büyük ölçekli ağaç dikimi ulusal düzeylerde de gerçekleşiyor. Örneğin Pakistan geçtiğimiz günlerde bir milyar ağaç dikme hedefini gerçekleştirdi ve 100 milyon ağaç daha dikmeyi planlıyor. İngiltere, 50 milyon ağaçla yeni bir orman oluşturmayı planlıyor. Çin ise 2018 yılında 77.700 kilometre karelik (30.000 square miles) bir alana ağaç dikmesi için 60.000 asker görevlendirdi.
Kentte bulunan ağaçların yararlarının listesi oldukça uzun: Ağaçlara yakın yaşamak mutluluğu artırıyor, sağlığı iyileştiriyor… Dallas’ta ağaç dikimi yükselen sıcaklıkla mücadele etmeye yardımcı oluyor. Kentteki ağaçların tropik ormanlar kadar karbon depolayabilmesi, onları iklim değişikliğiyle mücadele etmede önemli bir araç yapıyor.